TOO BEAUTIFUL TO LIE

"Yalan söylemek bir sanattır.."

Eğlenceli bir film ararken karşılaştığım, gülmekten kendimi alamadığım bir yapım..

Halmoniyi çokkkkkkkk sevdim :) :) Herkesi öldürdü filmdeki :) :)

Yeong Ju, dolandırıcılık suçundan hapse atılmış, yalan söyleme konusunda çığır atlamış bu yeteneğini de hapishanede göstererek ŞARTLI TAHLİYE ile dışarı salınmıştır.. Ablasının düğününe gitmek isterken trende uykulu gözlerini araladığı sırada aşağıdaki manzara ile karşılaşır..

Vayyy anam sen ne yapıyorsun.. Sapıkkk diye kendini yırtar. Ama iş öyle anladığı gibi değildir.Sevgilisine evlenme teklif edeceği yüzüğe bakarken yanlışlıkla kızın koltuğunun altına düşüren sakar bir romantiğin yanlış anlaşılmasıdır. He Cheol kendisi hakkında her şeyi anlatır ve özür diler. Ama yediği dayaktan dolayı lavaboya giderken yüzüğü başkasına çaldırır. Şartlı tahliye olan kızımız ihale bana kalacak diye dolandırıcıdan geri çalar yüzüğü ama treni kaçırır. Çantasını ve kardeşine yaptığı ahşap kazı trende unutur. Çocukla değiş- tokuş yapabilme ümidiyle He cheol'un köyüne gider.. Köyün dedikoducu tayfasından çocuk ve ailesi hakkında her şeyi öğrenir. Ama olaylar karışır..

Yüzüğü kızda gören aile onu gelinleri sanırlar. Yetmezmiş gibi oradan kaçmaya çalışırken hastanede odalar karışır. Aileye hamile olduğu söylenir. He Cheol ise bu sırada sevgilisine evlenme teklif etmektedir ve yüzüğün yokluğunu fark eder. Çocuk eve döndüğünde ve olayları öğrendiğinde ise KEYFİNDEN YENMEYECEK BİR FİLM ortaya çıkar..

Kız, He Cheol'un ailesini kendi tarafına çekmeyi başarır.. Köylüde geri kalmaz dışlarlar çocuğu.. (komşu çocuğu gülmekten ölmeme neden oldu..) 

Kızın güvenilmez birini kanıtlamak için polis arkadaşından onu araştırması istedi.. Garibim bir bardağı almak için az dayak yemedi.. 

Kızlar konuşmak için eve gittiğinde ise yine suçlu duruma düşerek evden çıktı:) En sonunda anlaşmaya vardılar.. Eğer He Cheol "BİBER OĞLAN" seçilirse gideceğini söyler. Bu sırada He Cheol'un sevgilisi de köye gelip ailesi ile tanışmayı kabul eder.

Ailesi olmayan Yeong Ju aile saadetini bulduğundan mı? yoksa zamanla tanıdığı bu adamın saflığından mıdır? bilinmez kendini He Cheol'a aşık bulur.. Her şeyi bozmak isteyen hapishane arkadaşlarına inat onlardan bir şey çalmadan ayrılmaya karar verir. 

Aşkı karşılıksız mıdır peki?? He Cheol, gelecek sevgilisi ile gelecekleri hakkında ne düşünmektedir. Para peşinde olan arkadaşlar tek kuruş almadan gitmeye razı olacaklar mı??

İzleyin inanılmaz eğleneceğiniz bir film..

NAIL SHOP PARIS

Avcı ve yardımcı.. Doğruyu seçebilecek mi??

2013'ün en çok sözü edilen dizilerinden biri.. Kore dizilerinin vazgeçilmez konuları GUMIHO ve ERKEK KILIĞINA girmek ikisi bir dizide varın gerisini siz düşünün ;)

Hong Yeo Joo internette popüler öyküler yayınlayan ve fark edilip kitabı çıkarılmaya karar verilmiş mutluluğun zirvesinde bir kızdır. Ta ki anlaşma imzalamak için gittiği yayınevinde "Kitabın çalıntı" lafını duyup tekme yiyene kadar.. Bu üzüntü ile ne yapacağını bilmez halde eve döndüğünde arkadaşı GUMIHO yerine başka başrol kullan deyince, ertesi gün kendini metro istasyonunda bulur. Kibar, yakışıklı ve cesur ALEX'i görür görmez "Kahramanımı buldum" moduna girer ve onu takibe başlar.

Nail Shop Paris'e varır. Burası sadece erkeklerin çalıştığı bir manikürcüdür. Böyle biri nasıl burada çalışır diye eve dönerken aklına dank eder daha önce yazılmamış bir roman olacağı. Romanı bitirene kadar orada çalışıp ERKEK KILIĞINA girmeye karar verir. İşletme sahibi kadın kızı hemen işe kabul eder.

Çekici, sevimli,karizmatik,yakışıklı ve bir çok özelliği barındıran bu erkeklerle birlikte çalışmak.. Tahmin ettiğinden daha fazla roman malzemesi bulmasını sağlar. Çünkü burası sıradan bir manikürcü değildir..

İnsanlara yardım edip onların hayatlarını düzene sokmalarında yardımcı olurlar. Jin(Thunder) tarafından Bunny ismi verilir. Bunny, Paris'in elemanı olduktan sonra Alex hakkında daha fazla şey öğrenmeye çalışır. Kei, Bunny'nin  Alex'e ilgisini fark eder ve onun ne olduğunu anlamaya çalışır..Kız mı yoksa Gay mi??

Kıza çeşitli şekillerde işkence etmeye başlar. Hatta hamama bile giderler. Bunny kaçar o ayrı :) :) Bunny içer ve Kei'yi çağırı."Bana neden böyle davranıyorsun?, Ben ne yaptım diye" kızar. Ama dengesini kaybedip Kei'nin dudaklarına düşer ve her şeyi unutur.. Bundan sonra Kei i.çin zorlu süreç başlar. Çünkü bir erkeğe kalbini kaptırmıştır..

Jin, Bunny'nin arkadaşına aşık olur. Bunny'nin sırrını saklamak zorunda kalır. Ama onun için tek problem vücudunu görmüş olmasıdır. Puhahahahha :) :)

Kei bu manzarayı gördükten sonra yıkılır. Ne yapacağını bilemez hale gelir.. Daha durmam ben bu işletmede der. ama Bunny'nin kız olduğunu öğrenir ve Tüm duygularını itiraf edip gider. Bunny'de Kei'ye aşık mı düşünmek için bir zamandır.Bu ayrılık ama...

Kei için mutlu sonuçlanır. Bir sorun vardır ama Bunny'yi kardeşi gibi gören Alex'te kız olduğunu öğrenmiş ve duyduğu duygunu kardeşlik değil AŞK olduğunu fark etmiştir.

Alex'in duygularını belli etmesi, Kei ile yeni çıkmaya başlayan ve kendini onu sevmeye zorlayan Bunny için çalkantılı dönemin başlamasına neden olur. Bunny'nin durumunu Kei fark ettiğinde ise......

Bunlardan kaçmak için babasının yanına gittiğinde ise annesinin resmini görür ve bunun patronu olduğunu anlar. Patron Gumiho'dur ve dolayısıyla Bunny'de yarı gumihodur. Her şeyi öğrendin bunu da öğren diye annesi bombayı patlatır Alex'de yarı gumihodur. Bunny'e seçim şansı sunar. Eğer doğru adamla evlenirsen bir sorun yaşamayacak ve yaşlanıp normal biri olarak yaşayacaksın. Ama yanlış kişi ile olursan benim gibi gizlenmek, kaçmak zorunda kalacaksın der.. AV ve YARDIMCI peki ALEX mi?? KEI mi ?? Onun gerçek benliğine kavuşmasını kim sağlayacak. Doğru kişi kim izleyin görün...

LOVE IN DISGUISE

Bir kelebek uçmadan önce kaç kez göz kırpar?

Eğlenceli bir film ararken rastladığım ve beğendiğim bir yapım ile karşınızdayım..

Duh Minghan: Asya'nın ünlü pop yıldızı..Bir gün konser çıkışı magazincilerden kaçarken arabası ile bir kıza çarpar. Kız kendisinin iyi olduğunu söyler ve çantasından çıkardığı müzik aletini çalmaya başlar. Bu sırada Duh Minghan etrafında uçuşan kelebekler görmeye başlar. Anlam veremediği bu durumun ne olduğunu bulmak için kızın okuluna kılık değiştirerek gitmeye karar verir.

Yanına arkadaşını da alarak okula sızarlar. Kızı bir kez daha dinlediğinde ise okula öğrenci olarak girmeye karar verir. Tabi ismi artık Duh ve çivi kasabasından gelmiş bir köylüdür. Derste dinlediği bir hikaye onu derinden etkiler. 

BOYA ve ZİNQ birbirleri için enstrümanlarını çalan ve eşi öldüğünde bir daha çalmamaya yemin eden RUH EŞİ.. 

O an Song Xiaoqing'ın onun ruh eşi olduğunu anlar. Bu aşk değil sadece müziğin uyumu diye kendini kandırıp yoluna devam ederken şarkıcı kimliği de bir taraftan zorlanmasına neden olmaya başlar. 

Song Xiaoqing'in aşık olduğu adam Duh hakkında atıp tutunca konserine gidip hepimiz nasıl biri olduğunu görelim derler.. Duh iki kişilik rol yapmak zorunda kalır.. :) :) Konser esnasında Song Xiaoqing'la adamı el ele görünce tepeden dumanlar çıkmaya başlar :) :)

Konserden dönüşte kız adama aşkını anlatan şiiri okumaya başlar. 

Uçmayı öğrenmeden önce,

Bir kelebek kaç kere gözlerini kırpar?

Gökyüzü yıldızla dolu

Ama kaç tanesi benim?

Ben uçarken sen düşüyorsun.

O kadar yakınsın ki nefes alışını duyabiliyorum

Seni yakalayamadığım için,

Özür dilerim…

Neden gittiğimi bilmiyorsun

Söyleyemedim, ağlamana izin verdim..

Göz yaşların yağmur gibi yere düştü.

Kalbimi kırarak..

Neden uzak durduğumu bilmiyorsun

Gökyüzünde dönüp duruyorum

Benimle ilgili bilmediğin çok şey var..

Neden gittiğimi bilmiyorsun

Söyleyemedim, ağlamana izin verdim..

Göz yaşların yağmur gibi yere düştü.

Kalbimi kırarak..

Neden uzak durduğumu bilmiyorsun

Gökyüzünde dönüp duruyorum

Benimle ilgili

Bilmediğin çok şey var…

Ama adam  aşkı değil yazım hatalarını görür. Duh çığırından çıkar ve şiiri şarkı olarak söyler(YAaaaaaaaaa!!!! :) :))

Kızda ona aşık olduğunu fark ettiğinde ise LOVE'u LOVE'u ❤❤❤

Kıza gerçeği söylemek ben aslında şarkıcı Duh Minghan'ım demek istediğinde ise geç kaldığını fark eder. Kız tüm gerçeği öğrenir ve terk eder.. 

Bundan sonrası mı??? Onu izleyip siz görün.. Duh'un arkadaşı ile diyalogları, çaldıkları müzikler, sıraya tekme atışı falan izlenmeye değer..

Filmde beğenmediğim hiçbir şey olmadı.. Mutlaka izleyin beğeneceksiniz..

HE WAS COOL

Sorumluluğumu al..

Ji Eun Song: kızları kötü erkeklerden koruyan lisenin haşin delikanlısı.. Sorun çıkaran çocukların okul sitesine tehdit mesajı atınca üzerine vazife olmamasına rağmen Han Ye Won cevap atar. Ve ikili arasında savaş başlar..Kızı arayıp +Tekmelememi mi istiyorsun?? diye sürekli sorunca kız kuaförde uyku halinde açtığı telefona -Gel de tekmele der.. Ama Eun Song'un yan masadaki çocuk olduğunu uyanıp fakedince...

( Daha durmam ben bu şehirde gibi bir kaçışı vardı :) :) :) )

Eun Song için konu öylece kapanır mı?? Hemen kıza mesaj atar. +Okuluna geliyorum. Kaçmaya çalışma diye. Ama bu mesajı görüp de kurbanlık kuzu gibi beklemek olur mu?? Ön kapının tutulmuş olduğunu görünce duvarda atlar ama düştüğü yer Eun Song'un dudakları olur.

Bir kızın söylemesi gereken replikler Erkeğin ağzından dökülünce gerçekte komedi oluyor..Filmin tamamını anlatmak olmaz dimi :)

Sevdiğim Kısımlar:

+Yeo Won'un ruh gibi yaklaşan abi ve annesi :) :)

+İlk bölümlerde ortaya çıkan sapık yüzünden yaptıkları yürüyüş..

+Büyük ellerin var. Ayı pençesi gibi (Romantizmde son nokta..)

+Sen zebra mısın? Bu kıyafette neyin nesi??

Son olarak filmin fragmanı ile yazıma son veriyorum..

BOMMARILLU 

Siddhu: Yemek yeme şeklinden tutunda giydiği kıyafetlere kadar her şeye babası tarafından karar verilen ve tüm bunlara rağmen isyan etmeyip babasının sözünden çıkmayan Good Boy'umuz... Diyeceğimi düşünüyorsanız yanılıyorsunuz.. Evde suskunluğunu koruyan Siddhu dışarıda ise içki içip babasının arkasından küfürler saydıran gizli asilerdendir..

Hayatta iki şeyi ben seçerim felsefesi vardır. Kariyeri ve Eşi.. Ama bu kararları da onun yerine babası  verip onu nişanlayınca ne yapacağını bilemez hale gelir. Tam kendisine uygun bir kız arkadaş ararken tapınakta bir kızla tanışır..

Kızı evine kadar takip eder. Konuşmak ister ama reddedilir. Kendisi vazgeçtiği sırada ise kız davet eder. Ve bu ikili  ZIT KUTUPLAR BİRBİRİNİ ÇEKER kanunu işleme koyarlar.. Neden mi?? Hasini, kafasına eseni yapan, aklına gelen şeyi düşünmeden söyleyen, herkese inanan ve güvenen bir kızdır.. Ailesinde bir babası vardır ve hiçbir şeyine karışmaz. Durum bu olunca ikili için eğlenceli dönemler başlar..

Ta ki Siddhu'nun babası durumların farkına varıncaya kadar. Babasına ilk kez karşı gelerek Hasini'yi 1 haftalığına eve getireceğim ve onu tanıyacaksınız der.. Bu bir hafta onlar için tahmin edilenden daha zor geçer.. Çocuğun tüm sırları bir haftada yavaş yavaş kız tarafından farkında olmadan ortaya çıkar.. Siddhu ise bunlar olurken eskiden kızda sevdiğim tüm şeyleri şimdi sevmediğini söyler durur.. 

Babası 1 hafta sonunda kararını açıklayacakken Hasini ortaya çıkar ve BEN ONU İSTEMİYORUM. Eskiden beni sevdiği söylemek için arardı, artık kızmak için arıyor. Bende hoşlandığını söylediği şeylerden artık hoşlanmıyor ve en önemlisi bu evde korkuları yüzünden insanlar İKİ YÜZLÜ yaşıyor. Ben böyle olmak istemiyorum der ve evden ve Siddhu'dan ayrılır..

Siddhu'nun nişanlısının ailesi düğün için onları beklemektedir.. Siddhu yine babasının sözlerini kabul edip, kızla evlenmeli mi?? Ya da gerçekten aşıksa her şeyi anlatıp sevdiğiyle mi olmalı?? Peki tüm yaşananlara rağmen Hasini, Siddhu geri dönse bile kabul eder mi??

Pek kimsenin bilmediği kenarda köşede kalmış 2006 yapımı Romantik, Dram, Komedinin mükemmel harmanlandığı insanın içini ısıtan, müzikleri ile beni benden alan mükemmel bir yapım.. 

İZLEYİN, İZLETTİRİN..