TO THE BEAUTIFUL YOU

Kısa süre önce biten bir dizi.. Hana Kimi'nin kore versiyonu.. Japon versiyonunu çok sevip gülmeme rağmen bunu yeri de bende bir ayrı.. Bu kadar girişten sonra diziyi anlatayım değil mi?? 

Bilindiği üzere yüksek atlama sporu yapan Tae Joon annesinin ölümü ve kendisinin sakatlığı yüzünden spora ara vermesi üzerine ;Amerika'da yarışma sırasında Tae Joon'u gören ve etkilenen Go Jae Hee atlar kore'ye gelir.. Tabi çocuğun okulu erkek lisesi bu yüzden erkek kılığına girerekk...Ve dizi bu andan sonra başlar.

Mucize çalışmanın diğer adıdır..'Tae Joon'

Jae Hee okula gelir gelmez Tae joon ile karşılaşır. Ama ne karşılaşma :):) Kız bavulunu merdivenlerden çıkarırken açılıyor ve kıyafetleri etrafa dağılıyor. Tae joon kızın iç çamaşırını görüyor ve 'ilginç bir zevkin varmış' diyor.. Sonra kız panik oluyor kıyafeti elinden alıyor. Ama dengesini kaybedip bavula oturup merdivenlerden kayarken buluyor kendini :):):)

Eun Gul var bir de bu çocukla okulun ilk gününden iyi arkadaş oluyorlar. Okulda Eun gul'dan hoşlanan çocuk kızı sınıfa kabul etmek için okulun köpeğinin (yanına Tae joon ve kız dışında insan yaklaştırmıyor) topunu getirmesini istiyor.. Köpekle de iyi arkadaş oluyor yani..

Şans eseri kız Tae joon odasına düşüyor.. Odada ki karşılaşmaları görülmeye değer :):) Çocuk kızı odadan atıyor falan.. Bayağı olaylar dönüyor kız geliyor geri. Tae joon ile arası henüz düzelmemişken bir de muhabirin tae joon'un rahatsızlığı hakkında haber yapması olayları daha bir çıkmaza sokuyor. Bunun üzerine kız tae joon atlama yapmak istemiyor diye yarışmaya katılıyor.. Ayağını burkmasına rağmen yarışmayı kazanıyor. Bu şekilde biraz buzlar eriyor.

Ayağının burkulması üzerine revir'e gitmesi sonucu Doktor kız olduğunu anlıyor ama kıza geri dönmesi hakkında söylemiyor..

Yarışmanın kazanılması sonucunda bir kokteyl oluyor ve tae joon içki içiyor bunun üzerine jae hee ile karşılır karşılaşmaz kızı öpüyor.. Sabah ise köpek ile öpüştüğünü sanıyor ve okulda aslında Jae Hee olduğunu öğreniyor.

Okul yaz tatiline girince herkes Sunbae'nin evine eğlenmeye gidiyor.. Ama çalışanlardan biri Jae hee'nin durumunu anlaması üzerine kızı ormana götürüyor tecavüz edecekken Tae joon gelip kurtarıyor(kahramanım benimm)..

Bir süre sonra kız abisinden Kore'ye seminer için geleceğini ve onu da görmek istediğini söyleyen bir mail alıyor. Bunun üzerine kız gibi giyinip Serin kız lisesinin önünde abisi ile buluşuyor.. Tam sorunlar bitti abim dönecek derken Doktor'un Tae joon'un durumu hakkında bilgi sahibi olan birini tanıyorum sende konuşmalısın demesi üzerine abisi ile erkek lisesinde karşılaşması işleri bozuyor.. Abi-kardeş kavga ederken Tae joon ,Go jae hee'nin kız olduğunu  ve onun için geldiği gerçeğini öğreniyor. 

Kıza bir şey söylemiyor bu konuda ama gitmesini söylüyor. Sonra leptopta bir mail görüyor.. Kendisinin birlikte çalışmak istediği antrenöre kızın attığı maili.. Ve kızı durduruyor.. 

Okulun ilk günü kız bir kavgaya karışıyor. Bu yüzden intikam almak için çeşitli oyunlar yapan biri var.. En son numarasıda kızı suya atmak oluyor. Tae joon ile Eun gul kurtarıyor.Bu sırada Tae Joon annesinin ona ölmeden önce vermiş olduğu yüzüğü havuzda kaybediyor.

Okulda erkeklerin kadın kılığına girmesi gibi bir gelenek var. Sunbae Jae hee'den istiyor. Jae hee ise karşığında tae joon 'un atletizm takıma tekrar kabul edilmesini istiyor..

Önceden annesinden aldığı desteği kızdan alması sonucu Tae Joon tekrar yüksek atlama isteği duyuyor.. 

Kız abisine Tae joon atladığında döneceğini söylediği için uçağa gitmek üzere yola çıkıyor ve Tae joon'a not bırakıyor.. (canımm kız gitti diye nasıl üzülüyor). Ama kız son dakikada sahaya geliyor ve tae joon atlamasını yapıyor.

 Yurtlardan birinin tadilata girmesi nedeniyle Eun gul , Tae joonların odasına taşınıyor ve hep birlikte kalmaya başlıyorlar. Bu sürede Eun gul'un kızdan hoşlandığını anlayan Tae joon onların yakın olmasından rahatsızlık duyuyor.. (Kıskanırken bile sevimli :):))

Tae Joon'un yüzüğünün kaybolmasına neden olduğunu düşünen Jae Hee hergün yüzüğü aramak için havuza gidiyor ve Eun gul'un sayesinde bulup Tae joon'a veriyor. 

Tae Joon'a yüzüğü verdiği gün aynı zamanda  Jae Hee'nin doğum günü.. Eun gul hem pasta alıyor hemde korede gelenek olan bir çorba yaptırıyor.

 Tae joon ise hem bayanların hemde erkeklerin kullanabileceği bir krem hediye edip akşam onunla olamayacağını süylüyor. Çünkü onunda annesinin vefat günü :(:(

Bir süre sonra tüm sınıf kampa gidiyor.. Yemekleri Jae ve Tae yapıyor..(Kapak Tae Joon :) Patates Jae Hee) 

Paintball oynuyorlar. Ancak bir kural var vurulan üstü çıplak bi şekilde kampta tur atacak.. Bunu duyan tae joon oyunu önceleri umursamazken kaplan kesiliyor.. (yürü bee aslanım :):) )

Kız oyun sırasında kolunu incitiyor. Bu yüzden Eun Gul yemek yediriyor. Tae Joon'da ;);)

Kızın Amerikadan Oppası geliyor.. (Ex boyfriend) Diziye bir dahil oluşu var ki.. Çocuğun buzları kütür kütür yemesine neden oldu.. Jae Hee, ilk aşkın bendim dimii.. Hatta ilk benimle öpüşmüştün :) :) 

(gel de yeme buzu :):))

Tam işler karıştı yeni çocuk geldi.. Kızın eski aşkı hem de.. Bunun sonu fena derken birden kız hastalanmasın mı :):) Tae Joon hasta bakıcılık görevini üstleniyor ama sabah 

şeklinde uyanıyorlar. Kendi şaşkınlıkları yetmezmiş gibi birde Eun Gul'a yakalanıyorlar.(Eun Gul'un onların o pozisyona nasıl geldikleri hakkındaki komplo teorileri süper :))

Tae joon'a antrenörden haber geliyor kabul edildiğine dair.. Ama kabul etmiyor.. Kızdan ayrılmak istemiyor çünkü..Ama herkes Haa Na yüzünden olduğunu sanıyor (Tae joon çocukluk arkadaşı ve atletizmci.. Ki çocuğa da çocukluktan beri aşık) 

Eun Gul bir süre sonra duygularını açıklıyor. Bunun üzerine Tae joon biraz bozuluyor.. Kızın sürekli arkadaşız ve eun gul benim yüzümden bu halde diye düşünür hallerinden dolayı.. Bu yüzden kıza benim yanımdayken Eun Gul düşünme diyor.. (Çokkk romantikkk ;) )

Tae Joon için zaman geçtikçe Jae Hee'ye erkekmiş gibi davranmak zor geliyor.. (Kendisi ile az savaşmadı canımmm :P)

Eun Gul'un Jae Hee'nin kız olduğunu anlaması üzerine Jae Hee, Tae Joon'a her şeyi itiraf ediyor. Tae Joon bu durumu daha önce bildiğini ama gitmesini istemediği için sustuğunu  ve HOŞLANDIĞINI söylüyor..Bunun üzerine Jae Hee ile randevuya çıkabiliyorlar :):) 

Tae Joon yarışmaya hazırlanmak üzere stada gidiyor.. Ama Tae Joon'un yokluğunda kız hakkındaki gerçek ortaya çıkıyor. Ve ayrılmak zorunda kalıyor. Tae Joon'u görmek için çalışma alanına gidiyor. Zaman geçiriyorlar ama bir şey söylemiyor..

 Kız otoya binmiş havaalına giderken Eun Gul'dan kızın gideceğini öğrenen Tae Joon yarışmada atlamasını yapıyor ve kameralara 'Goo Jae Hee Beni Bekle' diyor.

Ve bir yıl sonra Amerika'da birlikteler :)

Mutlu Sonnnnn :):)

High School Debut

Film ortaokul yıllarında tüm zamanını beysbola adamış Haruna Nagashima adlı bir genç kızın hikayesini anlatıyor. Kızımız liseye girdikten sonra imajını değiştirip, kendine bir aşk hayatı oluşturmaya çalışıyor. Ama bu hiçte kolay değil.. Okul hayatı boyunca sadece spor kıyafeti ile dolaşmış. Bu yüzden moda anlayışı sıfırrr..

 Yoh Komomiya , malumunuz okulun en popüler çocuğu, bu ikisi şans eseri karşılaşıyorlar ve  kızımız Yoh'dan  "cazibelik koçu " olmasını istiyor.Bunun üzerine esas oğlanımızın bir şartı oluyor.. Ne mi?? Asla kendisine aşık olmamasıdır

(O ne özgüvendir be =) ).. 

Filmde mantık aramak pek mümkün değil..İlk tanışmalarında kızın ayakkabısı uçuyor. Çocuk bunun üzerine kıza ayakkabısının çirkin olduğunu falan söylüyor..(ilk kez gördüğün birine öyle denir mi Terbiyesiz işte :P) 

Kızın çocuğu koçluk yapması için teklifte bulunması... Okulda koşup 2.katın merdivenlerinden çocuğun önüne atlıyor.. Yoh ne oldu diye kalıyor.. 

Filmde gülümseten o kadar çok sahne var ki mesela kızın ingilizce hocasının perukları ve kızın sürekli adamın bu damarına basması.. (Hocam şapkanız düştü :):):):))

(Burada normalde kızın aşk acısı çekmesi lazım ilk aşkı başkası ile fingirdiyor ama nerdeeeee.. O yeni aşka doğru yelken açıyor)

Neyse zamanla Haruna sözünü tutamıyor ve yavaştan yavaştan Yoh'a aşık olmaya başlıyor.

Peki sadece hoşlanmaya başlayan Haruna mı??

Tere Naal Love Ho Gaya

'Ben Sana Aşığım'

Her zaman ki gibi şıkır şıkır bir hint filmi..

Viren;  Tripotör şoförü bir genç.  6 yıldır kendisine araba alabilmek için para biriktiriyor.. Bu hayalini patronuna da söylüyor ve ertesi gün uyandığında tüm tripotörlerin satılmış ve yerine araba alınmış olduğunu görüyor. Tüm birikimini arabasında sakladığı içinde beş parasız ortada kalıyor. Arkadaşları ile içki içtiği sırada biraz gaza gelerek patronun evine gidiyor.

Patronun kızının nişanında olay çıkarıyor. Kızda(Mini) nişanlanmak istemediği için kendini çocuğa zorla kaçırttırıyor.
Böylesi farklı bir kızı daha önce hiç bir filmde görmemişsinizdir.. :):) Sonra damat adayı ile bunlar arasında bir kovalamaca başlıyor..

Saklanacak bir ev buluyorlar.. Ama yemek yiyecek paraları yok bu yüzden kızın yüzüğünü kullanarak para kazanıyorlar(satarak değil ama.. Burayı izlemelisiniz..) 

Mini Viren'den babasından 1 milyon fidye istemesini ve kendine ait olan kısmı alıp geri kalan kısmı kendine vermesini istiyor.. Çocuk sessiz bunu beceremiyor tabi.. Bu yüzden Mini telefonu eline alıp bir güzel oynuyor babasına.(Çok güldüm ya..) Sonra evine mektup yolluyor gerçekçi olsun diye çocuğun parmağını kesiyor( kan detayları için.. yazık yavruma :( )

Çocuğun resmi, kızı kaçırdı diye gazeteye basılıyor(WANTED) Herkes kovalıyor falan.. Paraları olmadığı için bir düğüne katılıyorlar davetsiz.. Ama böyle davetsiz misafir görülmemiştir :):)

Fidyeyi tam aldıklarını düşündükleri sırada  kızın nişanlısı ile çatışma çıkıyor ve Viren'i koruyan amcası onları kurtarıyor.. Ya da kaçırıyor mu demeliyim :):).. Viren'in babası insanları kaçırıp fidye isteyen bir adam polisten güçlü görülüyor ülkede..  Viren bu yüzden 6 yıl önce ailesinden ayrı bir yaşam sürmek için kaçmış ve ailesi onu hep uzaktan izleyip korumuş.. Tabi kız ile çocuk arasında uzun süre önce başlayan etkileşim böylece biraz daha kendini belli etmeye başlıyor.

Çocuktaki babayı görmelisiniz.. Gözlüklü hali ve bu bölümdeki dansları gülmekten karnıma ağrılar girmesine neden oldu :):) Kızın babası fidyeyi verip kızı almaya geliyor.. Kız gitmek istemiyor.. Viren'i ve ailesindeki herkesi çok seviyor.. 

Viren'in babası Viren'e Mini ile evlenip evlenmeyeceğini soruyor.. O da hayır diyor..Çünkü babası oğlunun kendi işini devralmayacağını biliyor ama bu kız onun işini devralabilir.. Viren böyle bir yaşamları olmasını istemediği için hayır diyor. Ama Mini'nin evleneceğini duyduğunda düğüne damat kılığında gidiyor. Kız düğün boyunca hiç gülmüyor .. Çünkü asıl evlenmek istediği kişi Viren ... Mini damatla arabaya binince öğreniyor.. Aslında evlendiği kişinin Viren olduğunu :):)

Film boyunca kız belirli yerlerde benim için dans et diyip duruyor.. Sonunda çocuk kıza yaptırdı.. Çok mutlu oldum :):) Şiddetle izlemenizi tavsiye ediyorum.. Eminim sizde çok seveceksiniz :):):):)

WE TEACH LOVE 

DERSİMİZ AŞK 

12 yıldır karşılıksız aşk yaşayan kızımız artık bu aşka karşılık bulabilmek için işin uzmanlarından(Flört şirketi) yardım almaya karar veriyor.. Ama bu yardım 'Şunu şöyle yapmalısın' der gibi söylemde değil.. Saçı, kıyafeti, tavırları  kısacası attığı adıma kadar her şeyden sorumlular.. 

Kwon Tae Joon (Tae-yeong Ki): kız tavlamak isteyen başarısız erkeklere hizmet veren bir çeşit çöpçatanlık şirketinin cool ve -elbette- aşka inanmayan patronu.. Prensip olarak kadınlarla çalışmadığını, çünkü onların ne istediklerini bilmez ve gönlü hemen değişiveren yaratıklar olduğunu savunsa da Jin Yi’nin ısrarlarına dayanamayıp ona yardım etmeye karar veriyor ve kızımızın ilk aşkını tavlamasını sağlamak üzere işe girişiyor..

Bunun sonrasında gelişen olaylar ve tahmin edilemeyen bir final..  

İzleyip görmelisiniz.. 

Pişman olmayacaksınız :):)

Hanazakari No Kimitachi e

         (Hana Kimi)

12 bölümlük bu diziyi izlemeyenler neden izlemeli?..  Tabi ki  katıksız kahkaha için.  Asya dizileri hatta izlediğim tüm diziler içinde en eğlendiklerimden biri olmuştur. Mangadan uyarlanmıştır, başrollerinde Japon dizilerine az da olsa göz gezdiren herkesin mutlaka tanıdığı Oguri Shun, Horikita Maki, Ikuta Toma gibi isimler var.

Konuya gelecek olursak yine erkek kılığında dolaşan bir kızımız var Mizuki.. Ailesi ile Amerika'da yaşarken ilk başlarda anlamadığımız bir sebepten Japonya'da bir erkek lisesine kaydolmuştur.

Sano İzumi.. Kızımızın okula geliş sebebi yüksek atlama gençler şampiyonu. Bir sakatlık sonucu yüksek atlamaya ara vermiş. Ancak rahatsızlığı geçmesine rağmen atlamaya devam etmemiştir.. Arkadaşları ve Mizuki , Sano'yu tekrar atlama konusunda ikna etmeye çalışmaktadır. Mizuki ile Sano oda arkadaşı bu arada(varın komediyi siz düşününün ;) )

Nakatsu.. Öyle biri ki en mutsuz anında insanın gülmesine sebep olacak tatlılıkta biri. Kendisi daha önce You're Beautiful'da bahsettiğim Jeremy durumunda. “Eşcinsel miyim ben?” bunalımlarına girerek izleyene gülmekten karın ağrıları çektiriyor.Kendi içerisinde savaş veriyor ancak erkekte olsa sevebileceğine karar veriyor sonunda.. Yani bu 3 başrol arasında bir aşk üçgeni meydana geliyor..

Bu aşk üçgeni haricinde bir de sınıfta ve yurtta meydana gelen olaylar var ki diziye anlam katıyor. 3 yurt var. 1.yurt dövüş sanatları, 2.yurt spor, 3.yurt sanat diye ayrılmış. Yöneticilerini ve bunlar arasındaki çekişme görmeye değer. Zaman zaman yapılan yarışmalar sonucu yurtlar hediyeler kazanıyor(Ama ne hediyeler). Birde kızlardan oluşan liseyi unutmamak gerek çocukların çıkışlarında nasıl bir izdihama neden oluyorlar. (Fenerbahçe-Galatasaray maçı gibi tahmin edin :):))

(“Ore wa homo ja nai”)

Nasıl kısaca anlatabilirim bilmiyorum çünkü o kadar güzel sahneleri var ki.. Nakatsu'nun kendi kendine konuşmaları, “Ore wa homo ja nai” sahnesi var ki benim gülmekten ölmeme sebep oluyordu. Sano ve Mizuki atışmaları, 2.Yurt başkanı Nanba'nın çapkınlıkları, 3.Yurt başkanı Oscar, kız lisesinden Hibari'nin 'ben günahkar bir kadınım' derken ki hali..

Bu resimde dizinin cool çocuğu Sano'yu Nakatsu’yu öperken görmekteyiz. Kendisi sarhoş olunca uzak durmak (yada yakınında olmak mı desem hihi) gerekiyor zira yanında bulunan kişinin erkek-kız ayırmadan dudaklarına yapışıyor. Bu resimde de tam Ashiya’yı öpecekken Nakatsu araya giriyor.

Japon dizilerini sevmeyenlerin bile çok seveceğinde inandığım bir dizi. Sano’ya aşık olmak, Nakatsu’nun yanaklarını sıkmak, Oscar’ın kankası olmak hatta o yurda erkek kılığında girip bir daha ayrılmamak istiyor insan..